 |
 | DAVET ve RİCA |  |
Site Sorumlusu
Kayıt: 29 Ekm 2004 |
Bildiriler: 1514 |
Şehir: Frankfurt |
|
 |
Tarih: Prş Ksm16, 2006 17:09 |
|
 |
 |
 |
 |
Dilinin, Türkçesinin sevdalısı gönül dostlarım.
Sizleri yine rahatsız ediyorum. Bu defa biraz uzun sürecek sanırım. Sabrınıza sığınıyor, zamanınızı alacağım için şimdiden özür diliyorum.
Söyleyeceklerimin özünde şu yatmaktadır: Hepinizi, dilimize sahip çıkma adına göreve davet ediyor, ÖVGÜ ve KINAMALAR / DİLİMİZİ KİRLETENLER bölümünü dilimize katkısı olması dileklerimle hizmetinize sunuyorum.
Bizleri huzursuz eden, şikâyet ettiğimiz, beğenmediğimiz konuları görüp geçiştirmeyelim. Susmak bizlere kaybettiriyor. Bireysel olarak çırpınıp didinmelerimiz işe yaramıyor. Bunları paylaşmak, herkese duyurmak, yapanları densizliklerinden, ayıplarından dolayı kınamak boynumuzun borcu olmalıdır. Kınayalım ki dili kirleten bu aymazlar titreyip kendine gelsin. Bu dilin sahipsiz olmadığını anlasın. Meydanı boş bulup istediğince cirit oynatamayacağını bilsin.
Suskunluğundan dolayı azınlık gibi görünsek de suskun çoğunluk olan bizlerin bu konuda dertli olduğu kesindir. Ama herkes kendince rahatlayabilmek için bağırıp çağırarak tavşan misali dağlara küsüyor. Bunun bir yarar sağlamayacağını kendisi de bilir. Böyle düşünüldüğünden de yeri gelince “Bana ne, bir ben miyim doğrucu, bir benim karşı koymamla ne değişir ki?” denilebiliyor. Oysa bu sessizlikten, suskunluktan, bir şey yapamama çaresizliğinden sıyrılmak, kurtulmak bize bağlı. Eleştirileri seslendirmek, herkese, yetkililere, sorumlulara duyurmak gerekmez mi? Bu sevdaya sahip çıkmak istiyorsak saha dışında kalmamamız, meydanı boş bırakmamamız gerekir.
Dil kirlenmesi öylesine ivme kazanmıştır ki artık ipin uçu kaçmak üzeredir. Kaçmıştır demeye dilim varmıyor. Bu durum, bireysel olarak karşı konulmaz hale gelmiştir. Karşı koyduğumuzda da yavuz hırsızların saldırısına uğrarcasına geri kafalı, tutucu, aydın olamayan, onların deyimiyle “global”leşemeyen kişiler olarak suçnanır olduk.
Herkesin kendince bir işi, kısıtlı zaman olduğu kesindir. Ama bu ulus için, bu dil, bu kültür ve geleceğimiz için ne yaptığımız, yapabileceğimizi düşündüğümüzde bu konuda daha duyarlı olunması gerekmez mi?. Yapının sağlamlığını istiyorsak ya bir tuğla ya da bir avuç harcı esirgememeliyiz. Gücümüzün yettiğince bir sigara, kahve içimlik zamanımız bu konuya ayrırsak, inanın pek çok şeyi değiştirmenin, pek çok şeye dur diyebilmenin gururuyla onurlanacağız.
Herkes şikâyet ediyor. Ama sadece şikâyet ediyor. Oysa icraat gerekiyor. “Durun bakalım, kendinize gelin, siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz? Bu dil sizin kepazeliklerinizi, kendi kişisel dürtülerinizi tatmin etmek için seçtiğiniz bir araç mı? Buna hakkınız, yetkiniz var mı? Sizi kınyor buna izin vermiyoruz.” diyebilmeliyiz.
Eğer kayglarmı kaygılarnz; kavgalarım kavgalarınız; eleştirilerimi eleştirileriniz, uğraşımı uğraşınız olarak kabul ediyor bana hak veriyorsanız rica ediyorum: Lütfen elimizi taşın altına doğru uzatmaya çalışarak bu işe sahip çıkalım.
Sizlerden beklentim şudur: Radyoda, TV’de, gazetede, çevrenizde kısacası her yerde gördüğünüz, duyduğunuz dil kullanımıyla ilgili her türlü densizliği, çirkinliği, aymazlığı yazışmalığımıza aktarıp tüm okuyucularla paylaşalım. İlgili kişi, kurum veya kuruluşlarla iletişime geçelim. Yorumlarımzı ekleyelim. Daha önce yapmış olduğumuz bu tür etkinliklerin hemen hemen hepsi amacına ulaşmış, eleştirilerimiz doğrultusunda gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Yine aynı başarılara imza atacağımıza, gürleşen sesimizce yankı bulacağımıza eminim. En azından gelecek günlerimizde geriye dönüp baktığımızda “Ben bu iş için çaba harcadım.” diıebilemenin huzurunu yaşayabilelim. Elbette temiz, duru ve bizim dilimizle.
Zaman, bir elin nesi var diyenlere karşı ellerimizi birleştirip sesini çoğaltmamızın zamanıdır. Bu birliktelikte, bu sevdada yerinizi almanız dileğiyle.
En içten sayglarımla
Tahsin MELAN
|
En son Tahsin MELAN tarafından Prş Ksm16, 2006 17:30 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi. _________________ BİRİMİZ HEPİMİZ, HEPİMİZ DİLİMİZ İÇİN. tm
|
 |
 | |  |
 |
 | |  |
 |
 | |  |
Site Sorumlusu
Kayıt: 29 Ekm 2004 |
Bildiriler: 1514 |
Şehir: Frankfurt |
|
 |
Tarih: Prş Ksm16, 2006 17:50 |
|
 |
 |
 |
 |
Alıntı: | From: "doguc000" <nurcihan@planet.nl>
To: <tahmel@hotmail.com>
Sent: Thursday, November 16, 2006 5:42 PM
Subject: Re: Davet ve rica
Sayın Melan,
Dilimize sahip çıkalım, evet.
Bence kişisel olarak uyarılan kişi, kurum ve işletmeler, bunu yeterince
ciddiye almıyorlar.
Malûm, ülkemizde bireyin önemi pek yoktur.(Tanınmış kişiler dışında)
Önerim, uyarıların bir dernek, kuruluş olarak yapılmasıdır.
O zaman daha etkili olacaktır.
Selamlar,
Nurcihan |
|
|
 |
 | |  |
Site Sorumlusu
Kayıt: 29 Ekm 2004 |
Bildiriler: 1514 |
Şehir: Frankfurt |
|
 |
Tarih: Prş Ksm16, 2006 17:59 |
|
 |
 |
 |
 |
Sayın Nurcihan, "ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz" uyarınca yorum yapma gereği duymuyorum. Kınamalar bölümünü incelerseniz hemen hemen tüm eleştirilerimizin ve kınamalarımızın ses getirdiğini göreceksiniz. İşte size bir örnek.
Başkalarının yapacaklarını beklemektense gücümüzün yettiği, aklımızın erdiğince birşeyler yapmanın gururu ve huzurunu paylaşmak ve yeni icraatlarda bulunmak, buluşmak umuduyla.
Kendine güveni olmayan güçlülerden olup kaybetmeye mahkûm olmaktansa; en zayıf anımızda bile güçlü olabilmek, kazanma şansımızı artırabilmek için kendimize olan güvenimizi elden bırakmamamız gerekir. Başarının sırrı sanırım burada gizli.
Saygılarımla
|
|
 |
 | |  |
 |
 | |  |
 |
 | |  |
 |
 | |  |
Site Sorumlusu
Kayıt: 29 Ekm 2004 |
Bildiriler: 1514 |
Şehir: Frankfurt |
|
 |
Tarih: Çrş Oca31, 2007 02:06 |
|
 |
 |
 |
 |
Sayın YAŞAR. gösterdiğiniz ilgi ve destekten dolayı teşekkür ederim.
Bizleri kırmadınız. Gazetenizde ( REHBER GAZETE http://rehbergazete.com ) site tanımlığımızı yayınlamakla desteğinizi esirgemediniz. Bu tür yaklaşımlar bizlere daha çok güç ve çalışma azmi vermektedir. Sağ olun.
Saygılarımla
|
_________________ BİRİMİZ HEPİMİZ, HEPİMİZ DİLİMİZ İÇİN. tm
|
 | Bir öneri |  |
Türk Dili Sevdalısı
Kayıt: 09 Ağu 2006 |
Bildiriler: 29 |
Şehir: Yzmir |
|
 |
Tarih: Prş Ağu30, 2007 09:17 |
|
 |
 |
 |
 |
Sayyn Melan,
Her Tükçe sevdalysy gibi ben de dilimizdeki bozulmadan her geçen gün daha fazla rahatsyzlyk duymaktayym. Tüm görsel ve i?itsel ileti?im araçlarynda, günlük yazy?malarda, tabelalardaki isimlerde yozla?mayy gördükçe inanyn sinirden mideme kramp giriyor.
Hangi birini sayayym ki? Örnekler saymakla bitecek gibi de?il. ?u anda aklyma geliveren en basit örnek dilimizdeki "ve" yerine kullanylmakta olan "&" i?areti. Geçenlerde gördü?üm bir tabelada "Kuaför Hasan & Mehmet" benzeri bir ?ey yazyyordu. Sanyrym Hasan New Yorklu, Mehmet de San Fransiskolu, o yüzden de "ve" yerine "&" kullanmayy uygun görmü? olmalylar diye dü?ünüyorum. Daha önce özellikle reklam yazarlarynyn dilimizi kirletenlerin ba?ynda geldiklerine ili?kin bir yazy yazmy?tym ve "D&R" ismini örnek vermi?tim. "Yddaa" ismi de buna bir örnek. Yeni yapylan yerle?im merkezlerine verilen Yngilizce isimlerden ise onlaryn neredeyse Londra'da ya da New york'ta olduklaryny sanyyoruz.
Türkçemiz, her istedi?imizi ifade edebilece?imiz mükemmel bir dilken bu Amerikanca özentisinin bir tek açyklamasy oldu?unu dü?ünüyorum:
Emperyalizme, özellikle de ABD emperyalizmine kar?y tüm ülkelerde bir dönem ulusalcy akymlar geli?ti. buna çare olarak emperyalizme yeni bir isim bulmak, onu yeni bir isimle "yutturmak" gerekiyordu. Böylece "globalle?me" ortaya atyldy. ("Küreselle?me" yerine "Globalle?me" sözcü?ünü burada özellikle kullanyyorum.) ?imdi soruyorum: E?er bu "globalle?me" denen ?ey emperyalizmden farkly bir ?ey ise neden "Türkçe" bir türlü globalle?emiyor da hep globalle?en "Amerikanca" oluyor? Dünyayy yöneten büyük patronlar, bir ülkeyi ele geçirmenin önce dilini ele geçirmekle mümkün olaca?yny gayet iyi biliyorlar. Sömürü pastasyndan pay kapmaya çaly?an, paradan ba?ka de?er tanymayanlar da buna göz yummaktan da öte adeta çanak tutuyorlar.
Hani bir söz vardyr: "Herkes kapysynyn önünü temiz tutarsa sokak temiz olur" diye.
Ben de kendi çapymda bir çözüm buldum:
Yabancy isimli yerlerden aly?veri? yapmyyorum ve bunu da içeri girip kendilerine söylüyorum.
Ne dersiniz? Bir küçük öneri...
|
|
 |
 | Re: Bir öneri |  |
Site Sorumlusu
Kayıt: 29 Ekm 2004 |
Bildiriler: 1514 |
Şehir: Frankfurt |
|
 |
Tarih: Prş Ağu30, 2007 11:54 |
|
 |
 |
 |
 |
Atilla E?en demiş ki: |
Yabancy isimli yerlerden aly?veri? yapmyyorum ve bunu da içeri girip kendilerine söylüyorum.
Ne dersiniz? Bir küçük öneri... |
Küçük ama anlamy büyük bir öneri. Bu söze ba?ka ne ekleyebiliriz ki?
Sayyn E?en kendi adyma sizi candan kutluyorum. Yyllardyr elimden geldi?ince bunu uygulamaya çaly?ty?ymy bilmenizi isterim.
Saygylarymla
|
_________________ BİRİMİZ HEPİMİZ, HEPİMİZ DİLİMİZ İÇİN. tm
|
 |
 | |  |
Türk Dili Sevdalısı
Kayıt: 11 Ksm 2006 |
Bildiriler: 107 |
Şehir: Ankara |
|
 |
Tarih: Cum Ağu31, 2007 02:05 |
|
 |
 |
 |
 |
Atilla E?en demiş ki: |
Yabancy isimli yerlerden aly?veri? yapmyyorum ve bunu da içeri girip kendilerine söylüyorum.
Ne dersiniz? Bir küçük öneri... |
Sanyrym, hayatymda öylesine bir defa girmi?tim; ama yemek yememi?tim, Mc Donald's'ta. (Sanyrym do?ru yazdym.) Türkçe ve Türklük bilinci olu?tuktan sonra, bu Amerikan dükkânlarynyn önünden geçerken içimde bir sinir olu?uyor. Bu sinirden sonra gidip Ahmet Amcalardan, Mehmet Amcalardan yiyorum yeme?imi, içime sine sine.
Carrefour'dan aly?veri? yapmaktansa, Giyim Dünyasy'ndan, Aly?veri? Dünyasy'ndan aly?veri? yapmayy ye?lerim.
Çok reklam yaptym, farkyndayym; ama genel a? (internet)'dan aly?veri? için de, hiçbir zaman "estore"den aly?veri? yapmadym, "hepsiburada" varken.
Saygylar.
|
|
 |
 | |  |
Türk Dili Sevdalısı
Kayıt: 08 Eyl 2005 |
Bildiriler: 2333 |
Şehir: Almanya |
|
 |
Tarih: Cum Ağu31, 2007 12:25 |
|
 |
 |
 |
 |
[quote="Onur BALCI"] Atilla Eşen demiş ki: |
[b]
Çok reklam yaptım, farkındayım;
Saygılar. |
Değerli dostum.
Kaygılanmaznıza gerek yok. Dilediğiniz kadar reklam yapın, yeter ki; kendi kendi insanımızı ve dilimizi algılatan yerlerden olsun....
Nasılsa lisan, öyledir insan....
Selamlar ve saygılar
|
_________________ Sev ki sevilesin!
|
Bu yazışma ortamında yeni konular açamazsınız Bu yazışma ortamında bildirilere cevap veremezsiniz Bu yazışma ortamında bildirileri değiştiremezsiniz Bu yazışma ortamında bildirileri silemezsiniz Bu yazışma ortamında anketlerde oy kullanamazsınız
|
Tüm saatler GMT +2 Saat
1. sayfa (Toplam 2 sayfa)
|
|
|
Yeni Sayfa 2
|